İran devlet televizyonunun haberine göre, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) bugün Gazze’deki duruma ilişkin toplantısına katılmak üzere New York’a giden Abdullahiyan, gazetecilere bölgedeki gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu.
ABD’nin İngiltere ile birlikte Yemen’de Husilere yönelik düzenlediği hava saldırılarına değinen Abdullahiyan, şöyle konuştu: ABD ve İngiltere’ye, bölgede barışı ve güvenliği tehdit eden saldırılarının savaşın kapsamını genişleteceğine dair mesajlar ve ciddi uyarılar gönderdik.” söz konusu.
Abdullahiyan, New York’taki temasları sırasında Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’la da görüştü.
ABD ve İngiltere, 4 ülkenin desteğiyle Yemen’de 8 Husi hedefini vurduğunu duyurdu.
ABD ve İngiltere, Avustralya, Bahreyn, Kanada ve Hollanda’nın desteğiyle yürüttükleri hava operasyonu kapsamında Yemen’de 8 Husi hedefini vurduğunu duyurdu.
İngiltere Savunma Bakanlığı tarafından yayınlanan ortak açıklamada, ABD ve İngiltere silahlı kuvvetlerinin, diğer 4 ülkenin desteğiyle, ticari gemileri hedef alan Yemen’de Husilere ait bazı noktaları vurduğu belirtildi. Kızıldeniz’de.
Ortak açıklamada, söz konusu hava saldırılarının Husilerin ticaret gemilerine ve dolayısıyla küresel ticarete yönelik tehditlerini ortadan kaldırmak amacıyla gerçekleştirildiği belirtilirken, Husilerin koalisyon gemilerine yönelik balistik füze saldırıları ve insansız hava aracı saldırıları da düzenlediği kaydedildi. 11 Ocak’tan bu yana ABD ticari gemilerine karşı.
Açıklamada, “Bugünkü saldırıda özellikle Husilerin yer altı depolama alanları ile füze ve hava gözetleme kabiliyetleriyle ilgili yerler hedef alındı” denilirken, vurulan hedef sayısının 8 olduğu kaydedildi.
Açıklamada, Husilerin kasım ortasından bu yana Kızıldeniz’deki ticari gemilere 30’dan fazla saldırı düzenlediğine dikkat çekildi. Uluslararası toplumun geniş fikir birliğini göz önünde bulundurarak, kurallara dayalı düzeni, seyrüsefer özgürlüğünü ve uluslararası ticareti korumaya ve Husileri kabul edilemez ve hukuka aykırı saldırılarından sorumlu tutmaya kararlı, benzer düşüncelere sahip ülkelerden oluşan bir koalisyon olarak bir kez daha hareket ediyoruz. denizciler ve deniz ticareti üzerine.” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, koalisyonun amacının bölgedeki gerilimi azaltmak ve Kızıldeniz’de istikrarı sağlamak olduğu vurgulandı. Husilere yönelik uyarımızı yinelemek istiyoruz. Devam eden tehditler karşısında dünyanın en kritik su yollarından birinde hayatları ve ticaretin serbest akışını savunmaktan çekinmeyeceğiz“ifadeleri kullanıldı.
Kızıldeniz’deki durum
İran’ın desteklediği Yemen’deki Husiler, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki olarak 31 Ekim’de İsrail şirketlerine bağlı olduğunu söyledikleri Yemen açıklarında ticari gemilere el koymaya, bir kısmına da insansız hava araçlarıyla saldırmaya başladı. füzeler.
ABD güçleri bu dönemde Yemen’den atılan füzeleri ve kamikaze insansız hava araçlarını birçok kez düşürdüklerini duyurdu.
Husilerin eylemlerinin ardından birçok denizcilik şirketi Kızıldeniz’deki seferlerini durdurma kararı aldı.
ABD, küresel deniz ticareti güvenliğinin tehlikede olduğu gerekçesiyle 18 Aralık’ta Husi güçlerine karşı çok sayıda ülkenin katılımıyla “Refah Muhafızı Operasyonu” adı verilen çok uluslu bir “deniz görev gücü” oluşturulduğunu duyurdu.
31 Aralık’ta Kızıldeniz’de İsrail ile temas halinde olan gemiyi ele geçirmeye çalışan Husilere ait 3 sürat teknesi, ABD helikopterleri tarafından ateş altına alındı.
10 Ocak’ta Husiler, İsrail’e destek verdiği gerekçesiyle Kızıldeniz’de bir ABD gemisinin füzeler ve kamikaze insansız hava araçlarıyla hedef alındığını açıklamıştı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, 11 Ocak’ta ABD ve Japonya’nın sunduğu, Husilerin Kızıldeniz’deki saldırısının derhal durdurulmasını talep eden kararı kabul etti.
Bunun üzerine ABD ve İngiltere, 11 Ocak’ta Yemen’e hava saldırıları düzenledi.
